İran 1,600,000 km yüzölçümü üzerinde yaşayan 80 milyon nüfusuyla dünya üzerindeki en ilgi çekici pazarlardan biridir. İranın dünya devlerinin kapışma alanı haline gelmiş olması, bu ülkenin sadece yüzölçümü olarak büyüklüğü ve nüfus olarak kalabalıklığından değildir tabii ki.
İran yeraldığı coğrafi konumu itibariyle dünyanın en stratejik kara dilimlerinden. İran coğrafyası itibariyle basra körfezini ve hint okyanusunu orta asyaya, kafkaslara ve Türkiyeye bağlamaktadır. Aynı doğrultuda orta
Acem tekkesi, Samsun şehri, Hançerli mahallesinde 100. Yıl bulvarı üzerinde gençlik parkına 500 metre mesafede bulunmaktadır. Acem tekkesi, adından da belli olduğu üzere Samsun'daki İran'lı/İran'lılara aitmiş. Geçmişte türkler İranlılara arapça bir niteleme olan ‘acem’ derlermiş. Arapların ‘arap olmayan’ anlamına gelen ve kendilerinden başka etnik grup ve milletler için kullandıkları bu kelimeyi, osmanlılar ‘İran ve İranlı’ için kullanırlardı.
Vesile olalım kardeşliğe ve barışa. Yorulalım hepimiz yarınki uğraşa. Tat alalım, varalım yüce Allah”a. Erişelim birlikte nice bayramlara. Mübarek kurban bayramınızı en içten dileklerimle kutlarım.
Gecenin güzel yüzü yüreğine dokunsun, kabuslar senden uzakta melekler başucunda olsun, güneş öyle bir geceye doğsun ki, duaların kabul ve Kurban Bayramınız mübarek olsun!
Suların ta ötesinde bir ülke vardır büyüklük taslayan. İhtiyacına göre bazen medeniyet ve insan haklarını savunan. Aslında büyük bir medeniyeti yıkarak varlık kuran ve o gün bugündür insanlığın yüz karası olan. Asaleti olmadığından olsa gerek büyüklüğü yanlış anlamış ve her hareketiyle yalnızlaşan ve küçülen bu ülke, özellikle günümüzde sadece bir kaç akbabayı çevresinde tutabilmektedir.
Bunlar mevlanayı yaşamamışlar. Şems-i tebrizi, fatih, yunus emre ve nesimi gibileri hiç
Çöl olası çaldıran
Altun kadeh kaldıran
Hatayım ağlar gezer
Musahibin aldıran
504 sene evvel yaşandı çaldıran. Türk- islam aleminde 504 senedir süregelen bir yarık açan, tarihimizde bşr kara leke gibi duran ve hala etkilerini her alnda bir şekilde sürdüren iki türk- müslüman şah ile sultan arasında yaşanan bu savaş. 23 ağustos bu olayın yıldönümüdür. 504. Yıldönümü. 504 sene sonra bugün, bu savaşın yaşanmasında şah ismailin mi yoksa yavuz sultan selimin mi daha çok kabahati var diye sormak
Geçmek, Türkçede yol ve istikamet ile ilgili bir fiildir ancak geçmemek veya geçememeği, sevdiğimiz herhangi bir şey için de kullanabiliyoruz. Örneğin yol geçilir ama kimse sevdasından geçmez! Sevdiğiniz bir şey can taşıyabilir, cansız da olabilir. Ancak geçilemeyen sevdalar canlı olur, bazen cansız olarak görünse dahi!
Örneğin toprak cansızdır ancak sözkonusu vatan olunca mesele değişir. Vatan canlıdır çünkü vatan anlamı itibariyle topraktan öte bir şeydir. Duygusu ve hisleri
Dünya'da böyle bir yer var mı? İstanbul'un, Roma'nın, Venedik'in, Paris'in, Kahire'nin vs. bir sürü birbirinden güzel ve muhteşem şehirlerin bulunduğu dünyamızda, “dünyanın yarısı” sayılabilecek bir yer var mı?
Pek tabii ki bu terim bu şehir için mecazen kullanılıyor ancak mecaz anlamda dahi dünyanın yarısı her kese göre farklı olabilir. Dünyanın yarısı bir türk ve hatta çoğu müslüman için
Her şeyden önce bir mevzuya dikkatleriniz çekmek isterim. Müslümanlar aslında hristiyanlar kadar muteferrik değillerdir. Bunu bir tarih araştırmacısı olarak ve hristiyanların tarih boyu islam alemindeki farklılıkları körüklediklerini bilerek iddia ediyorum. Onlar aralarındaki ayrışmayı ve yobazlığı (a) 18. Asırdan sonra inançlara karşı saygı besleme kültürünü geliştirerek ve (b) aynı zamanda
1- Dünyanın en devrimci balığının yaşadığı yerdir. Samed Behrengi'nin doğduğu, 18 yaşında köy öğretmeni olduğu, "bir kaşık suda" boğulduğu, ama hâlâ köy çocuklarının kalplerinde yaşatıldığı ülkedir.
2- En güzel saraylarından biri "40 sütun" anlamına gelen "Çehel Sütun" adını taşır, ama gerçekte 20 sütunludur. Diğer 20 sütun için, sarayın hemen önünde uzanan dev havuza yansıyan